bugün
- nervio'ya aşık olmak9
- kent lokantası niye bedava değil demek19
- escort fiyatlarının güncellenmesi11
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- icardi1905 silik olsun kampanyası25
- karınıza range rover alır mısınız23
- evlilik13
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi13
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır17
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu38
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi10
- anın görüntüsü16
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- ilk buluşmada çorumlu olduğunu ağzından kaçırmak8
- icardi190518
- ali erbaş18
- türkiye işçi partisi11
- futbolcu ismiyle nick almak15
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı18
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- xdearm9
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss21
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi28
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi15
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
sevdiği entry'ler
Almazsanı şirketi başınıza yıkarım.
Özellikle twitter ve youtube'un önceden beleş olan hizmetleri paralı yapmasını engellemek için çıkması gerekendir. Ben nasıl kirayı kafama göre artıramıyorsam bu şirketler de öyle olmalı amk. Ben diyebiliyor muyum ya 2 katı kira ver ya evden çık diye bu şerefsizler de yeni özellik getirmedikçe önceden beleşe sundukları hizmetleri sonradan paralı sunamalılar.
''Fikirlerin çatışmasından hakikatin kıvılcımı çakar,'' demiş Tevfik Fikret.
Dolayısıyla neci olursanız olun, müslüman/ hristiyan/ yahudi/ ateist/ deist/ agnostik/ kemalist/ komünist/ islamcı/ türkçü/ kürtçü/ solcu/ sağcı/ liberal/ nihilist vb... fikir düzeyinde kaldığı müddetçe hepsine tahammül etmek ve özgürce kendini ifade etmesine izin vermek gerekir. Elbette şahsımda bunlardan belli birkaçını destekler ancak. Ama dinlemekten deliye döndüğüm tek fikir dahi yok. Ahlaksızlıkta deliye dönerim ama... Çifte standartta, kendisi için istediği özgürlüğü başkasına hakaret edildiğinde savunmayanda, torpil/ rüşvet/ soygun/ adam kayırma/ aleni olarak bel altı, konu dışı saldırılarda deli olurum. Ahlaksızlık hangi fikrin temsilinden gelirse gelsin, fikirden bağımsız olarak o şahıs kınanmalıdır. Açığı yüzüne vurulmalıdır. Biz fikirlere dönelim.
Fikrinden emin olanın karşı fikirden korkmasına gerek yoktur. Bir fikri duyup çıldırdığınızda sizin cehaletin kuyularında dolandığınızı anlarım ancak. Eğer fikriniz bu kadar narinse o fikri savunacak donanıma sahip değilsiniz demektir. Ben bazı fikirlerine epeyce katılmadığım Sevan Nişanyan'ın "Yanlış Cumhuriyet" kitabını alıp okuyup, 550 sayfayı tek tek didik didik karşı tezle doldurduğumu bilirim. işkembeden Cumhuriyet düşmanı diye taş atmadım. Haklıysan, korkma! Yüzleş. Ben aksine Sevan Nişanyan'a teşekkür etmeliyim. Genel yapısını desteklediğim Cumhuriyet dönüşümlerinin, ona karşı olanlarca nasıl algılandığını bana göstermiş oldu. Bu sayede de ben savunduğum fikrin bazı detaylarını kaynaklarda araştırdığım için cevap verme kaygısından dolayı kendi fikrim hakkında bilgimi de geliştirdim. Aklını özgür kullanan insan için, karşı fikrin diyalektiği kişisel gelişim aracıdır. Akıllı kişi, kendisine karşı olanı da kendi fikrinin güçlenmesine hizmet eder hale getirebilir.
Dolayısıyla bir müslüman, inançsızlarla yüzleşirse faydalı olur. Zahmet edip itirazlara cevap vermek için okuma yapar, din bilginlerinden yardım ister vs. ve cevap üretir. Bir ateist, dinlerle yüzleşse iyi olur ya da felsefi olarak Tanrı varlığına dair argümanlarla. Mutlaka kendisini geliştirecek bilgiler ve onun fikrini zorlayacak argümanlar duyacaktır. Atatürkçü, Cumhuriyet karşıtlarını okusun. Tabii Atatürk'ün annesiyle uğraşan soytarıları kastetmiyorum. Akademik, tarihsel kayıtlarla muhalefet eden varsa kulak tıkayıp yuh çekmek değil yüzleşmek marifettir. Atatürk karşıtları varsa da bir zahmet çağın bilim, teknoloji, laiklik gibi değerlerinin gerekliliğini savunan görüşlerle yüzleşsin. Belki karşı oldukları Kemal Paşa'da bir şeylerin haklılığını ve gereğini yakalarlar.
Bunları yapmayanlar ancak kendi gibi olanlara kendi siyasi/ dini anlayışlarının propagandasını yapar, onlardan poh poh görerek zararsız sığ sularda kulaç atarlar. Ki internet dahil tüm sosyal ortamları bunun üzerine kuruludur çoğumuzun. Öcü gibi korktuğumuz fikrin bize yönelik itirazlarındaki doğrudan fellik fellik kaçıyorsak, kendimiz gibilerin olduğu gruplarda birbirimizi pohpohlamamız bizim siyasi/dini fikirlerimizi haklılaştırmaz, sadece bizi psikolojik olarak rahatlatır. Bu kesimlerin en sinir bozucu hali, toplumda kendileri aykırı fikirler gördüklerinde linç eden, nefret kusan halleridir. Bu cehalete karşı fikir özgürlüğü, kişilerin saygı beklediği bilmem ne görüşlere karşı gerekirse incitecek şekilde karşı çıkma özgürlüğü batıdaki gibi kanunla korunmalıdır. (Burada kişilerin ailesine küfürler etmeyi kastetmiyoruz. Benim sevdiğim X partinin liderine katil, aptal vs. denmesinin serbest olmasından, veya bir bulgu koyup bana; ''hayır savunduğun filozof hoşgörülü değildi, insanlık düşmanıydı vb,'' denmesinin özgürlüğünden söz ediyorum. Benim şahsımın fikirlerine uygun her tür filozofa, siyasi veya dini lidere bu tür sözler söylenebilir. Ben kaldırırım. Aynı şekilde cevap verme hakkım da vardır ne de olsa.)
Demokrasi, kişilerin kendi gibi düşünenlerin değil, kendisine taban tabana zıt düşünenlerin hakkını öncelikle savunduğunda yeşerir. Kendisine yapılan yanlışa avaz avaz bağırıp demokrasi ve insan haklarını hatırlayan ama kendilerinden olanlar birilerine bir şey yapınca ama onlar şucu diyen ikiyüzlülük bir toplumda demokrasinin önünde en büyük engeldir. Ben bir insanın demokrasiyi ne kadar içselleştirdiğini, kendisi gibi düşünmeyenlerin haklarını ne ölçüde savunduğuyla tartarım. Dolayısıyla hep kendi mağduriyetini dile getiren bir insanın ileride kendisinin zalim olma potansiyeli olduğunu düşünürüm. Umarım insanlık ve ülkemiz, şahsi fikrinden önce bu demokrasi ahlakını içselleştirir ve bu konuda her fikir ortak hareket eder. Bu olursa hiçbir fikir mücadelesinden kan, terör, öfke çıkmayacaktır. Ütopya belki ama en azından bireysel olarak biz başarabiliriz. Deneyen uygulayabildiğini ve bu sayede de fikri ne olursa olsun herkesten belli ölçüde saygı görebildiğini kavrar ve böylece herkese nabza göre şerbet vermek zorunda kalmaz...
Dolayısıyla neci olursanız olun, müslüman/ hristiyan/ yahudi/ ateist/ deist/ agnostik/ kemalist/ komünist/ islamcı/ türkçü/ kürtçü/ solcu/ sağcı/ liberal/ nihilist vb... fikir düzeyinde kaldığı müddetçe hepsine tahammül etmek ve özgürce kendini ifade etmesine izin vermek gerekir. Elbette şahsımda bunlardan belli birkaçını destekler ancak. Ama dinlemekten deliye döndüğüm tek fikir dahi yok. Ahlaksızlıkta deliye dönerim ama... Çifte standartta, kendisi için istediği özgürlüğü başkasına hakaret edildiğinde savunmayanda, torpil/ rüşvet/ soygun/ adam kayırma/ aleni olarak bel altı, konu dışı saldırılarda deli olurum. Ahlaksızlık hangi fikrin temsilinden gelirse gelsin, fikirden bağımsız olarak o şahıs kınanmalıdır. Açığı yüzüne vurulmalıdır. Biz fikirlere dönelim.
Fikrinden emin olanın karşı fikirden korkmasına gerek yoktur. Bir fikri duyup çıldırdığınızda sizin cehaletin kuyularında dolandığınızı anlarım ancak. Eğer fikriniz bu kadar narinse o fikri savunacak donanıma sahip değilsiniz demektir. Ben bazı fikirlerine epeyce katılmadığım Sevan Nişanyan'ın "Yanlış Cumhuriyet" kitabını alıp okuyup, 550 sayfayı tek tek didik didik karşı tezle doldurduğumu bilirim. işkembeden Cumhuriyet düşmanı diye taş atmadım. Haklıysan, korkma! Yüzleş. Ben aksine Sevan Nişanyan'a teşekkür etmeliyim. Genel yapısını desteklediğim Cumhuriyet dönüşümlerinin, ona karşı olanlarca nasıl algılandığını bana göstermiş oldu. Bu sayede de ben savunduğum fikrin bazı detaylarını kaynaklarda araştırdığım için cevap verme kaygısından dolayı kendi fikrim hakkında bilgimi de geliştirdim. Aklını özgür kullanan insan için, karşı fikrin diyalektiği kişisel gelişim aracıdır. Akıllı kişi, kendisine karşı olanı da kendi fikrinin güçlenmesine hizmet eder hale getirebilir.
Dolayısıyla bir müslüman, inançsızlarla yüzleşirse faydalı olur. Zahmet edip itirazlara cevap vermek için okuma yapar, din bilginlerinden yardım ister vs. ve cevap üretir. Bir ateist, dinlerle yüzleşse iyi olur ya da felsefi olarak Tanrı varlığına dair argümanlarla. Mutlaka kendisini geliştirecek bilgiler ve onun fikrini zorlayacak argümanlar duyacaktır. Atatürkçü, Cumhuriyet karşıtlarını okusun. Tabii Atatürk'ün annesiyle uğraşan soytarıları kastetmiyorum. Akademik, tarihsel kayıtlarla muhalefet eden varsa kulak tıkayıp yuh çekmek değil yüzleşmek marifettir. Atatürk karşıtları varsa da bir zahmet çağın bilim, teknoloji, laiklik gibi değerlerinin gerekliliğini savunan görüşlerle yüzleşsin. Belki karşı oldukları Kemal Paşa'da bir şeylerin haklılığını ve gereğini yakalarlar.
Bunları yapmayanlar ancak kendi gibi olanlara kendi siyasi/ dini anlayışlarının propagandasını yapar, onlardan poh poh görerek zararsız sığ sularda kulaç atarlar. Ki internet dahil tüm sosyal ortamları bunun üzerine kuruludur çoğumuzun. Öcü gibi korktuğumuz fikrin bize yönelik itirazlarındaki doğrudan fellik fellik kaçıyorsak, kendimiz gibilerin olduğu gruplarda birbirimizi pohpohlamamız bizim siyasi/dini fikirlerimizi haklılaştırmaz, sadece bizi psikolojik olarak rahatlatır. Bu kesimlerin en sinir bozucu hali, toplumda kendileri aykırı fikirler gördüklerinde linç eden, nefret kusan halleridir. Bu cehalete karşı fikir özgürlüğü, kişilerin saygı beklediği bilmem ne görüşlere karşı gerekirse incitecek şekilde karşı çıkma özgürlüğü batıdaki gibi kanunla korunmalıdır. (Burada kişilerin ailesine küfürler etmeyi kastetmiyoruz. Benim sevdiğim X partinin liderine katil, aptal vs. denmesinin serbest olmasından, veya bir bulgu koyup bana; ''hayır savunduğun filozof hoşgörülü değildi, insanlık düşmanıydı vb,'' denmesinin özgürlüğünden söz ediyorum. Benim şahsımın fikirlerine uygun her tür filozofa, siyasi veya dini lidere bu tür sözler söylenebilir. Ben kaldırırım. Aynı şekilde cevap verme hakkım da vardır ne de olsa.)
Demokrasi, kişilerin kendi gibi düşünenlerin değil, kendisine taban tabana zıt düşünenlerin hakkını öncelikle savunduğunda yeşerir. Kendisine yapılan yanlışa avaz avaz bağırıp demokrasi ve insan haklarını hatırlayan ama kendilerinden olanlar birilerine bir şey yapınca ama onlar şucu diyen ikiyüzlülük bir toplumda demokrasinin önünde en büyük engeldir. Ben bir insanın demokrasiyi ne kadar içselleştirdiğini, kendisi gibi düşünmeyenlerin haklarını ne ölçüde savunduğuyla tartarım. Dolayısıyla hep kendi mağduriyetini dile getiren bir insanın ileride kendisinin zalim olma potansiyeli olduğunu düşünürüm. Umarım insanlık ve ülkemiz, şahsi fikrinden önce bu demokrasi ahlakını içselleştirir ve bu konuda her fikir ortak hareket eder. Bu olursa hiçbir fikir mücadelesinden kan, terör, öfke çıkmayacaktır. Ütopya belki ama en azından bireysel olarak biz başarabiliriz. Deneyen uygulayabildiğini ve bu sayede de fikri ne olursa olsun herkesten belli ölçüde saygı görebildiğini kavrar ve böylece herkese nabza göre şerbet vermek zorunda kalmaz...
Ayran içmiye ne dersiniz?
(img:#1753925)
(img:#1753925)
Bence de imza atmayalım..
(img:#1762140)
(img:#1762140)
Dünya biz nasıl görüyorsak öyle bir yerdir..
(img:#1761492)
(img:#1761492)
Yemin ediyorum akpli bir bakanın son sıçmığı sandım. iyi bari değilmiş.
(img:#1744041)
Arkadaşın kuaför salonuna girerken kapı yerine camdan girmeye çalışmak. Sonra bütün vücudumla cama çarpmak ve çarptığım şeyin cam olduğunu anlamamak. Ardından yine aynı yerden geçmeye çalışmak ve yine cama çarpmak. Sonra cam olduğunu anlamak ve arkadaşa "neden bu kadar güzel temizledin bu camı amk." Diye bağırmak. Ben şu an niye böyle konuşmak?
Ablam: Oğlum sen cici bebe bisküvini kimseyle paylaşmazdın.
Yeğenim: Sadece dayımla paylaşırım anne.
Ablam: Neden?
Yeğenim: Çünkü dayım söz verdi. ineğe çilek yedireceğiz, inek bize çilekli süt verecek.
Ablam: ?!??...! Eheheheh. Dayın zaten mantıklı bir şey öğretmez size.
Yeğenim: dayı yine mi?
Ben: şey... Yanlış anlaşılma...
Yeğenim: şimdi gidip çilekli süt almazsan bir daha bu eve gelme dayı.
Yeğenim: Sadece dayımla paylaşırım anne.
Ablam: Neden?
Yeğenim: Çünkü dayım söz verdi. ineğe çilek yedireceğiz, inek bize çilekli süt verecek.
Ablam: ?!??...! Eheheheh. Dayın zaten mantıklı bir şey öğretmez size.
Yeğenim: dayı yine mi?
Ben: şey... Yanlış anlaşılma...
Yeğenim: şimdi gidip çilekli süt almazsan bir daha bu eve gelme dayı.
(bkz: luis suarez)
En azından benim için unutulmaz futbolcudur. Adam her şeyden önce ısırıyordu. Düşünsenize, Adam futbol oynarken rakip takımın oyuncularını ısırıyordu. inanılır gibi değil.
En azından benim için unutulmaz futbolcudur. Adam her şeyden önce ısırıyordu. Düşünsenize, Adam futbol oynarken rakip takımın oyuncularını ısırıyordu. inanılır gibi değil.
Haklısın.Bunun iphone"u var, powerbank"i var tableti var.
Kitap taşıyın kitap bataryasız gayet uzun süreler çalışıyor. Hıh.
Kitap taşıyın kitap bataryasız gayet uzun süreler çalışıyor. Hıh.
görsel
Çok güzel bi kedi. Hem de çok değişik.
Not : instagramdan alıntı. Bana ait değil.
Edit : kedinin annesi grup yapmış olabilir.
Çok güzel bi kedi. Hem de çok değişik.
Not : instagramdan alıntı. Bana ait değil.
Edit : kedinin annesi grup yapmış olabilir.